Ayten

2.99 TL

Kategorilere gitmek için etiketlere tıklayın

Hayatın sunduğu zorlukların önemli bir kısmını yaşam defterine kaydetmek zorunda kalmış bir anne; bu zorlukların verdiği dayanıklılık ve hoşgörüyle yetişmiş bir genç kız; Ayten...

Her satırda anne kız ilişkilerinin en samimisine, en fedakarına rastlayacağımız incelikte ve döneminin diline inat bir sade dille kaleme alınmış duygusal bir roman."Ayten" döneminin farklı bir portresini yansıtması bakımından önemli bir roman... Bizi aynı tarzda yazılan romanların tek taraflılığından kurtaracak, Cumhuriyet dönemi romanları arasında kitaplığımızda yer alması gereken Burhan Cahit eserlerinden biri...

 {ROMANIN ÖZETİ}

Burhan Cahit’in Ayten İsimli romanı, hem psikolojik hem de sosyolojik yönden önemlidir. Romanda sevdiği insan tarafından terk edilmiş, hicran acısı çekmiş bir annenin bütün tesellisini kızında bulması ve kızının muvaffakiyetiyle mutlu olması konusu ele alınmıştır. Hayatta tek başına kalmış bir insanın ayakta kalabilmesi için yaptığı gayret, değer verdiği insan tarafından incinen bir annenin aynı hadiseleri kızının da yaşamaması için gerçekleştirdiği mücadelesi ana fikri etrafında kurgulanmış olan romanın ana kahramanı Ayten’dir.

Ayten, gençliğinde birçok ıstırap çekmiş, sevdiği insan tarafından terk edilmiş Ayten Hanım ile Doktor Macit Bey’in kızıdır. Ayten Hanım 18 yaşlarındayken evli olan Doktor Macit Bey’le bir aşk yaşar ve bu aşktan da Ayten dünyaya gelir. Ancak Macit Bey, Ayten Hanım’ın aşkına layık olmayıp onu hayat karşısında tek başına bırakır. Ayten hanımda bu ruh haliyle kızına Hicran ismini verir; Fakat kendi acılarının adını kızına vermeye hakkı olmadığını düşünerek ona kendi ismini verir.

Ayten hanım eniştesinin yardımıyla bir terzihane açar ve sıfırdan başlayarak çok yükseklere gelir. Çektiği kaderi kızı da yaşamasın diye elinden gelin yapar. Kızına İngilizce ve Fransızca dersleri aldırır, kızının terbiyeli, saygılı bir insan olarak yetişmesini ve rahat, huzurlu bir yaşam sürmesini sağlar.

Ayten, haşarı, spora karşı istidatlı, resim yapmaktan, arabayla gezmekten hoşlanan, hayatını hep sevinç ve mutluluk içerisinde geçiren bir genç kızdır. Basını hiç tanımamış olan Ayten’in bütün varlığı annesidir.

Tatilini Kalamış’ta annesi, teyzesinin kızları Sevgi ve Yıldız’la geçirir. Ayrıca aile dostundan saydığı Sevgi’nin nişanlısı Ferit Kami Bey de evlerine sek sık gelmektedir. Ferit Kami Bey Hukuk Fakültesi öğrencisidir ve imtihanlarını bir türlü veremez. Sevgi’nin babası da Ferit Kami Bey’in derslerinden geçtiği takdirde evlenmelerine izin vermektedir. Sevdiklerine karşı samimi, lafını esirgemeye Ayten de bu konuda Ferit Kami Bey’e sürekli tıkılır. Ayten günlerini Sevgi, Yıldız, komşuları Atıf Bey’in kızları, Gönül, Gazal ve Asuman’la denize girerek, tenis oynayarak geçirir.

Tatil biter ve Ayten sınıf arkadaşı Yıldız’la mektebe gider. Mektebin son sınıfında bulunan Ayten’in okul hayatı pek parlak değildir. Mektebi bitirince annesi Ayten’i Avrupa7ya götürür. Paris’i, Viyana’yı gezerler. 2 aya yakın Avrupa’da kaldıktan sonra Türkiye’ye dönerler. Yaz henüz bitmediği için Moda’da Ferit Kami Bey’in yardımıyla bir ev tutarlar. Bütün aile dostlarının Ayten’lerin evinde toplandığı bir akşam Ferit Kami Bey, Ayten’in Fenerbahçe üyeleriyle yaptığı yarışın çok beğenildiğini ve onu kulübün ilk kadın azası olarak kabul ettiklerini söyler. Annesi de bunu makul bulunca Ayten Fenerbahçe kulübünün azası olur. Böylelikle yeni bir muhite giren Ayten kulübün reisi Hikmet Bey tarafından denizcilik konusunda birçok şey öğrenir.

Annesinin 18 yaşına giren Ayten’e hadiseleri değerlendirebilmesi amacıyla günlük tutmayı önermesiyle ve Ayten’in de buna ılımlı yaklaşmasıyla birinci bölüm sona erer.

2. bölümde olayları bize Ayten’in nakleder. Günlüğüne Fenerbahçe kulübünü anlatmakla başlar. Kış yaklaşır ve İstanbul’a gelirler. Ayten gününü resim yaparak tenis oynayarak ve annesini aldığı arabayla gezerek geçirir.

Tenis kortunda Orhan Bey, Mis Greta ve Azmi Bey’le tanışır. Ayrıca nişancılığı merak salan Ayten, Orhan Bey ve Mis Greta ile birlikte Azmi Bey’in evine nişan atışları için giderler. Yeni bir gün atış talimleri için Azmi Bey’in evine giden Ayten arada hiçkimseyi göremez. Nedenini Azmi Bey’e sorar. Azmi Bey de arkadaşlarının işi çıktıkları için gelemediklerin söyler. Ancak bu gerçek değildir. Ayten Azmi Bey’e çok kızar. Bir daha ne o, ne de Orhan Bey ve Mis Greta, Azmi Bey’le görüşürler.

Bir akşam Ayten, Ferit Kami Bey’i Beyoğlu’na otomobiliyle götürürken Ferit Kami Bey Ayten’e asıl sevdiğinin kendisi olduğunu söyler. Bu duruma çok rencide olan Ayten, Ferit Kami Bey’e kendisini toparlaması gerektiğini izah eder. Ancak kısa bir (bilgi yelpazesi. net)süre sonra düğün günlerinde Ferit Kami Bey, Ayten’in yanına gelerek sevmediği bir insanı mesut edemeyeceğini düşündüğünden evlilikten vazgeçtiğini söyler. Bunu öğrenen Sevgi, kendisini kaybeder ve yataklara düşer.

Ailesi Sevgi’nin bu buhranlı dönemi atlatması için babasıyla birlikte Avrupa’ya gitmesine karar verir. Bu sırada Ayten annesinin önerdiği hoş manzaralı bir yede resim yapmaya başlar. Atıyla dolaşmaktan zevk alan Orhan bey de sık sık buraya gelir ve Ayten’le sohbet ederler. Akşam da evlerine birlikte dönerler. Yine bir gün evlerine giderken Orhan Bey atıyla, Ayten de Otomobiliyle yarış yapmaya karar verirler. Fakat Orhan Bey’in atının Ayten’in otomobilinin önüne çıkması sonucu kaza geçirirler. Romanın 2. Kısmı burada biter.

Ayten’le Orhan Bey hastaneye kaldırılırlar. Orhan Bey’in yarası hafiftir; fakat Ayten’inki ağırdır. Hastanenin başhekimi babası Doktor Macit Bey’dir. Ayten’in odasına giren Doktor Macit Bey kızını yatakta ve yıllardır hasret acısıyla yandığı Ayten Hanım’ı kızının başucunda görünce buruk bir mutluluk yaşar. Kızını kurtarmak için büyük çaba gösterir. Ayten Hanım’la kızının yanından bir dakika bile ayrılmazlar. Macit Bey Ayten Hanım’ı karşısında görünce maziyi hatırlar ve ne kadar pişman olduğunu düşünür. Tek dileği ayten Hanım’ın onu affetmesi ve eski günlerine geri dönmeleridir. Aksine Ayten Hanım’ın kini azalmamış, eski tazeliğini korumaktadır.

Tedaviye cevap veren Ayten’in gerçeği öğrenmesinden korktuğundan onu doktorun müsaadesiyle evine götürür. Tedaviye evde devam edilir. Ancak Doktor Macit Bey Ayten’in gerçeği öğrenmesini ister. Bu yüzden bütün hakikati anlattığı bir mektup yazar ve onu Ayten’e muayeneye gelen doktor vasıtasıyla verir. Böylelikle Ayten babasını tanımış olur.

Hastaneden taburcu olan Orhan Bey Ayten’e evlenme teklifinde bulunur. Ayten de zaten içinde Orhan Bey’e karşı büyüttüğü gizli aşka hayır demez ve teklifi kabul eder. Babasıyla annesini birleştirmeyi düşünen Ayten düğününü fırsat bilerek onları barıştırır. Orhan Bey’le balayına çıkarlar ve roman burada son bulur.

Benzer Ürünler